CİHAT VE CİHAN

 

  Cihat… İslam’ın tepkisi ve duruşu, Müslüman’a savaş meydanını gül bahçesine çeviren, Müslüman’ın sadece savaş meydanında değil kompozisyonuyla, yazısıyla, kalemiyle, sosyal medya hesabıyla dünyayı gül bahçesine çevirmesi.

  Peki, Cihat’ın cihana etkisi ne olmuş, ne, ne olmalı? Şu an Müslüman olmuş çoğu coğrafya gerçek cihat anlayışı sayesinde olmuştur. Bu bahsettiğimiz coğrafyaya örnek, Hz. Ömer döneminde fethedilmiş Kudüs, Suriye, Irak, İran, Mısır olabilir. İslam coğrafyasının yarısı diyebileceğimiz coğrafyayı İslam yapan şey kesinlikle cihattır.(Elbette Anadolu’yu, Avrupa’nın belli kesimlerini de örnek vermek mümkündür.) Cihat bu kadar coğrafyaya İslam’ı ne mantıkla götürmüş de cihat mücahidin elinde dünyaya adalet salmış?

 Cihat bir bakıma hastalığını kabul etmeyen hastaya doktorun yakasından tutup “Sen hastasın, böyle devam edersen helak olacaksın, hastalığının ıstırabını çekerek öleceksin.” demesidir.  Hasta topluma veya insana, toplum ve insan düzeyinde siz hastasınız böyle giderseniz ahlaki, sosyal ve adalet bakımından çökeceksiniz ve en önemlisi sizi yaratan Rabbinizi yanlış tanımış veya tanıyamamış olarak öleceksiniz diyen ruh ve oluşum cihattır.

   Cihat sadece kılıçla olmaz, bahsettiğimiz dönemdeki mücahitler de zaten sadece kılıç tutmadılar. Kılıç son çare, İslam’ın yayılmasını, anlatılmasını engelleyen toplumlara karşı onlar bize fiili olarak saldırdıktan sonra kullanılabilecek bir alettir. Buna delil olarak Maturidiliği  örnek verebiliriz. Maturidiliği Kur’an’ı insanlara Eşariliğin aksine ayet ve hadise dayanmayarak insanlara inanmaya çağırmak için oluşmuş bir mezheptir. (Bunun sebebi Eşari alimlerin muhatap aldığı insan kitlesi  Medine ve çevresinde ayet ve hadisleri delil olarak kabul edebilecek Müslümanlar iken Maturidiliğin muhatap kitlesi Müslüman olmayanlardır.) Bugün bu duruma örnek verecek olursak sosyal medya mecralarından insanlara İslam’a delilleriyle davet ede, sokakta, meydanda gördüğü gayrimüslimleri, İslam’dan bihaber insanları İslam’a davet eden gençleri verebiliriz.

  Şu anki cihat retoriğine baktığımızda hükümetlerin çoğunun terörizmle bağdaştırdığı, kılıçsız cihat yapan Müslümanların ise cihadı çok kullanmayıp dine hizmet adı altında çalıştığını, cihat kelimesini kullanmayı tercih etmediklerini görüyoruz. Kendisine cihatçı diyen grupların ise daha çok işin anlatma kısmını atlayıp olmaması gerektiği halde çocukları, kadınları öldüren bir takım zorba , zalim olduğuna kanaat ediyoruz.

   Cihadın  gerçekten tekrar her yeri gül bahçesine çevirmesini istiyorsak mücahit kavramını iyi anlayıp, bu İslamofobik hareketleri ilimle kırmalıyız, bunu yaparsak zaten silahlarını hak karşısında sığınak olduğunu sanan kâfir kitlesi mutlaka tekrar bize silah çekecektir ve bizim yapacağımız da Kudüs’ü ,Roma’yı tekrar gül bahçesine çevirmek olacaktır. İnşallah…

Hayrullah ÖZKAN