Ana içeriğe atla

Öne Çıkan Yayın

KUDÜSTE EZAN SESLERİ

Ağladım.. ağladım göz yaşı keselerimde yaş kalmayana dek Kudüs'ü dinledim o gece yarısında, iyice anlayana dek...  Başım ağrıyor, kaşlarım ağırlaşıyor düşündükçe hali, Selahaddin'in niye gülmediği şimdi daha da belli... Her zerremle utanıyorum şu anki halimden, Benim imanım eksik mi Selahaddin'inkinden?  Anadolu'dan geçen Haçlılara niye dur dedi atalarımız? O zamanlar namusumuza ne güzel sahip çıkarmışız. Şimdi kim nerde ne yapıyor bizi hiç alakadar eder mi? Gerici değiliz biz ayol biraz modern olalım değil mi?  Lanet olsun bizi bu hallere düşürenlere! Dünya ile oyalayıp gözümüze perde çekenlere. Yazıklar olsun elbet, bu oyuna düşen bizlere de! Nasıl oldu da değiştik bu kadar kısa sürede?  KUDÜSTE EZAN SESLERİ YOK ama sesimiz çıkmıyor! Memnun muyuz halimizden, niye kimse uyanmıyor? Bu duruma sela gerek, bari Kudüs'te o okunsa, Ama doğru, onu okuyacak müezzin de maphusta...  Nasıl hesap vereceğiz o çetin sorgu gününde? Gözlerimizi yummadan kör olmuşuz yeryüzünde....

MÜCAHİT GENCİN VASIFLARI

  Müslüman olan kadın - erkek, genç - ihtiyar herkes hayatını vahiy ile inşa etmelidir. Müslüman bir genç  her zaman ve her yerde farkını ortaya koymalıdır.Dürüst olmalıdır. Bozgunculuk çıkarmamalı, günahkar olmamalıdır. Allah (c.c) ve Peygamber Efendimiz (s.a.v)'in ahlakıyla ahlaklanmalıdır. Allah-u Teala Kuran-ı Kerim' de müslüman gençlerin vasıflarını açıkça belirtmiştir. Gençlerde bu özellikler ile hayatlarını yaşamalıdırlar. Müslüman olmak büyük bir sorumluluk yüklenmek, artık bir sancağı taşıdığının farkına varmaktır. Bunu bilen genç bulunduğu ortamda topluma İslamı inşa eder. Allah ve Resulünün sevdiği gençler de bu özelliklere sahip olan ayrıcalıklı yiğitlerdir. Mücahit bir gencin ve müslüman bir kişinin özelliklerinin tanıtıldığı ayetleri buyrun birlikte okuyalım. Kuran-ı Kerim'de buyuruluyor ki; 

  • "Onlar iman edip, salih amellerde bulunurlar." (Bakara, 25)
  • "Günah işlemekten sakınırlar." (Al-i İmran, 15) 
  • "Şirk koşmazlar." (Mü'minun, 5) 
  • "Her halde infak ederler." (Al-i İmran, 134) 
  • "Yaptıkları kötü şeyde ısrar etmezler."    (Al-i İmran, 135) 
  • "Sözün doğrusunu söylerler." (Maide, 119) 
  • "Allah yolunda mallarıyla ve canlarıyla cihad ederler." (Tevbe, 20) 
  • "Allah rızası için sabrederler." (Ra'd, 22)  
  Mücahid gençlerden ve gerçek müslümanlardan bahseden  daha birçok ayet ve hadis vardır. Bunlar son derece önemlidir. Bizim bu ayet ve hadisi şerifleri okuyup amel etmemizi Rabbim tüm İslam alemine nasip eylesin. Peygamberimiz zamanında da gençler ön plana çıkmıştır. Resülullah'ın rahlesinde yetişmiş Hz. Rafi ile Hz. Semure bunun en güzel örneklerindendir. Gelin bu genç şahsiyetleri, islamın genç mücahitlerini okuyalım ve alacağımızı alalım;  
   Uhud Savaşı'na katılmak isteyen Hz. Rafi ile Hz. Semure daha 15 yaşlarında oldukları için ordudan geri çevrilecekler arasındaydılar. Fakat Hz. Rafi' nin iyi ok atmakla maharetli olduğu arz edilirdi. Bu esnada o da, kabul edilmek için uzun boylu gözükmeye çalışıyor, bu sebeple ayak parmaklarının ucuna basarak yürümeye gayret ediyordu. Resülullah onun bu hareketini görünce çok hoşlanmıştı. Hz. Semure bunu duyunca: -"Ben Rafi'den daha kuvvetliyim! Bunu güreşerek ispat ederim. Banada müsade edilsin" dedi. Onunda isteği kabul edilip Hz. Rafi ile güreş tuttular. Ve Hz. Semure güreşte maharetli olduğu için Hz. Rafi'yi mağlup edip katılma izni aldı. (Bu harpte çocuklar savaşa alınmadığı için geri çevrilecekti. Fakat onlar asla ümitsizliğe kapılmamış azim ve gayret ile savaşa katılmak istemişlerdir.Allah Onları cennetiyle cemaliyle müşerref eylesin.)
 
   İşte biz de yönünü batıla çeviren bu gemide yelkenleri tersine döndürmek için üstün azim ve gayret göstermeliyiz. Mücahit bir gençte olması gereken özellikleri taşımalı ve bu dava yolunda canımız pahasına mücadele etmeliyiz.     Mücahit bir gençte olması gereken temel özellikler vardır. Bu özellikler bir binanın iskeleti gibidir. Onlar olmadan bina ayakta duramaz, yıkılır. Bu özellikleri şu şekilde sıralayabiliriz; 

  • İlim 
  • İman 
  • Ahlak 
  • Hikmet 
  • İrfan  
  • İstişare  
  • Hareket  

 İlk olarak "İlim" ile başlayalım;İlim, cennete giden bir yol, gurbette arkadaş, yalnızlıkta sırdaştır. İlim, iki cihanda kurtuluş, düşmana karşı siperdir. İnsan için haya, gözler için ziyadır. Hz. Ali'de ilime verdiği önemi şu şekilde dile getirir: "İlim; maldan hayırlıdır. Çünkü malı sen korursun; fakat ilim seni korur. Mal harcamakla azalır,ilim sarf etmekle çoğalır."    

 İkinci olarak "İman" ile devam edelim. İmansız bir genç rotasız bir gemi gibidir. Büyük bir okyanusta nereye gittiğini bilemez. Gençlik bir kez yaşanır, öyleyse özgürce değil "müslümanca" yaşayalım. Zaten islamın, Allah'a iman etmenin adıdır özgürlük. 

  Üçüncü olarak "Ahlak" ile devam edelim dostlar. Güzel ahlaklı bir genç edeplidir, az konuşur; öz konuşur. Hatası azdır gıybet etmez, Allah için sever. Allah için buğzeder,emanete riayet eder. Mümin kardeşini korur, nezaket ve hoşgörü sahibidir. Peygamberimiz buyuruyorki: "Güzel ahlak, büyük günahları, suyun kirleri temizlemesi gibi temizler. Kötğ ahlak ise, salih amelleri sirkenin balığı bozduğu gibi bozar."Ve yine bir hadisi şerifinde;" Şüphesiz güzel ahlak, güneşin buzu erittiği gibi günahları eritir. " 

 Dördüncü olarak "Hikmet" ile yazımıza devam edelim. Hikmet sahibi genç olmak devamında güzel ahlakı, Allah'a bağlılığı, samimiyeti ve teslimiyetide beraberinde getirir. İşleri en doğru ve en ihlaslı,uygun bir şekilde yapmaktır hikmet. Hikmet;faydalı ilim ve salih ameldir. Peygamberimiz hikmete verdiği önemi şu şekilde dile getirmiştir: "İnsanlar,bilgiyi arar oldu hikmeti değil,hâlbuki bilgi geçmiştir, hikmet ise gelecek."   

 Beşinci olarak "İrfan" ile devam ediyoruz genç mücahitler. İlim ve irfan, ahlak ve fazilet medeniyetidir. İrfan olmadan ilim olmaz. İkisi birbirini tamamlayan bir parça gibidir. İmam Şafii Hazretleri bunu şu şekilde söylemiştir: "İlim ve İrfan sahibi ol! Kimse alim olarak doğmaz, ilim, irfan sahibi ile cahil bir olmaz."

  Sırada "İstişare" ile yazımıza devam edelim. Yapılacak bir iş husunda müslüman kardeşinden fikir alma ve planını buna göre şekillendirmenin adıdır istişare. Peygamberimiz (s.a.v)'de istişareye çok önem verirdi. Bir hadisi şerifinde: "Kim bir iş yapmak istedi ve istişare edip ona göre hareket etti ise işlerin en doğrusuna hidayet edilmiş demektir." buyurmuştur. Ebu Hureyre (r.a) Peygamberimizin istişareye ne kadar çok önem verdiğini görmüş, ve bunu şu şekilde dile getirmiştir: "İnsanlardan ashabıyla istişare eden kimseler içinde Resulullah (s.a.v)'den daha çok istişare edeni görmedim."   

  Son olarak "Hareket" ile bu yedi temel ilkeyi noktalayacağız İnşaAllah. Allah yolunda malıyla ve  canıyla cihad edip koşturmanın adıdır hareket. Aslında harekette bir cihattır. Çünkü Allah yolunda koşturup duran kimseler, kafirin ve zulmün karşısında bir şeyler yapmaya çalışmaktadır.  Kızgın ateşin üzerine yatırılıp, üzerinden akan yağlar ateşi söndürünceye dek kendisine zulmedilen fakat islam davasından vazgeçmeyen yiğit müslüman Hz. Habbab (r.a)'dır hareket ! Biz kendimizi çevreye farkettirmeliyiz. Mehmet amcaya aşk nedir diye sorduklarında; 

"Sen aşkı soğuk su ile abdest alıp sabah namazına duran gençlere sor!" dedirtebilmeliyiz. Davamız yolunda yılmamalı, zalimlerin mumunu söndürmek için azimle mücadele etmeliyiz.

 Allah, kendi davasına sahiplenenleri sahipsiz bırakmaz. 


 Talha KÜYÜK 

Yorumlar

Ali Haydar SUCU dedi ki…
Bu yorum yazar tarafından silindi.
Serkan dedi ki…
Eline yüreğine sağlık kardeşim. Bana çok güzel bir nasihat oldu. Rabbim ayaklarınızı sırat-ı mustakim üzerinde daim eylesin.
_talhakyk_ dedi ki…
Allah bütün herkesden razı olsun. Rabbim bizlerin gayretini daim eylesin İnşallah.

Popüler Yayınlar